Gönül Defterim
Elinizdeki bu eser, bir anı kitabı olarak kabul edilebilir. Yazar Prof. Dr. İsmail Erdoğan bu kitabıyla öğretmen ve öğretim üyesi olarak görev yaptığı uzun yıllar boyunca öğrencileriyle yaşamış olduğu bazı anılarını kaleme almak suretiyle okuyucularının karşısına çıkmaktadır. Yazar, yapmakta olduğu akademisyenlik görevi gereği çok sayıda bilimsel yazılar yazmış ve halen de yazmaktadır. Ancak son yıllarda farklı konularda da yazılar yazmaya çalışan Erdoğan, bu bağlamda ilk ciddi girişimini rahmetli eşinin ardından kaleme aldığı “Engine Uçurdum Gönül Kuşumu” adlı kitabıyla yapmıştır. Bu kitapta eşinin amansız bir hastalığa yakalanmasından vefatına kadar geçen süreci kendi penceresinden yazıya dökmeye gayret etmiştir. İlk kitabının gördüğü yoğun ilgiden cesaret alan yazar, “Gönül Defterim” adını verdiği bu kitabında ise meslek hayatı boyunca hafızasında kalıcı olarak yer alan bazı anılarını okuyucularıyla paylaşmaktadır. Bu anıların neredeyse tamamı yazarın öğrencilerinden dinlediği veya onlar hakkında yaptığı gözlemlerden oluşmaktadır. Kitapta yazarın kimi zaman uykularını kaçıran olaylara şahitlik ettiğine, kimi zaman da bir şeyler yapabilir miyim diye didinip durduğuna şahit olmaktayız. Eserde ele alınan anıların büyük çoğunluğu kız öğrencilerle ilgili anılardan oluşmaktadır. Bu da bu kitabın aynı zamanda eğitim ve özellikle de kadınlarımızın eğitimi meselesine dikkat çekmek için kaleme alındığı izlenimini vermektedir.

Elinizdeki bu eser, bir anı kitabı olarak kabul edilebilir. Yazar Prof. Dr. İsmail Erdoğan bu kitabıyla öğretmen ve öğretim üyesi olarak görev yaptığı uzun yıllar boyunca öğrencileriyle yaşamış olduğu bazı anılarını kaleme almak suretiyle okuyucularının karşısına çıkmaktadır. Yazar, yapmakta olduğu akademisyenlik görevi gereği çok sayıda bilimsel yazılar yazmış ve halen de yazmaktadır. Ancak son yıllarda farklı konularda da yazılar yazmaya çalışan Erdoğan, bu bağlamda ilk ciddi girişimini rahmetli eşinin ardından kaleme aldığı “Engine Uçurdum Gönül Kuşumu” adlı kitabıyla yapmıştır. Bu kitapta eşinin amansız bir hastalığa yakalanmasından vefatına kadar geçen süreci kendi penceresinden yazıya dökmeye gayret etmiştir. İlk kitabının gördüğü yoğun ilgiden cesaret alan yazar, “Gönül Defterim” adını verdiği bu kitabında ise meslek hayatı boyunca hafızasında kalıcı olarak yer alan bazı anılarını okuyucularıyla paylaşmaktadır. Bu anıların neredeyse tamamı yazarın öğrencilerinden dinlediği veya onlar hakkında yaptığı gözlemlerden oluşmaktadır. Kitapta yazarın kimi zaman uykularını kaçıran olaylara şahitlik ettiğine, kimi zaman da bir şeyler yapabilir miyim diye didinip durduğuna şahit olmaktayız. Eserde ele alınan anıların büyük çoğunluğu kız öğrencilerle ilgili anılardan oluşmaktadır. Bu da bu kitabın aynı zamanda eğitim ve özellikle de kadınlarımızın eğitimi meselesine dikkat çekmek için kaleme alındığı izlenimini vermektedir.